Endoskopik Orta Yüz Gençleştirme

Endoskopik Orta Yüz Gençleştirme Nasıl Yapılır?

Orta yüz kısmında yer alan yapılar; alt göz kapakları, yanaklar ve elmacık kemikleri olmaktadır. Yaşın ilerlemesi ile beraber yanaktaki dolgunluk azalmaya başlayarak, yanaklarda aşağıya doğru sarkmalar meydana gelir.

Daha sonra orta yüz bölgesi basıklaşır ve düzleşir. Yüz, oval görünümünü kaybetmeye başlayarak, çoğunlukla dikdörtgen bir hal alır. Yaş ile beraber alt göz kapağındaki torbalarda da belirginleşmeler meydana gelir, alt göz kapağı uzamış şekilde görünür.

Yanak ve göz kapağı arasında derin bir hat meydana gelir. Bu hat; gözyaşı oluğu olarak isimlendirilir. Bu görüntü; insanların yorgun ve yaşlı görünmesine yol açar. Bunun dışında sarkan yanaklar; burun ve dudak kenarları arasında iki deri çizginin oluşmasına sebep olur.

Bu çizgilere de nazolabial oluk adı verilmektedir. Orta yüz yapısında amaç; kaybedilmiş olan yumuşak dokuyu yerine koymak, aşağıya doğru sarkmış olan yapıları yukarı taşımak ve bozulmuş olan alt göz kapağı-yanak ilişkisini revize etmek ve iyileştirmektir.

Bu alanlarda uygulanabilecek gençleştirme işlemleri alt göz kapağı ameliyatı (alt blefaroplasti), endoskopik orta yüz germe, alt kapaktan yapılan orta yüz germe işlemleri, orta yüz askıları, yağ enjeksiyonları ve dolgular olarak ifade edilebilir.

Orta Yüz Gençleştirme İşlemleri Dezavantajları Nelerdir?

Cerrahinin dezavantajlarından biri elmacık kemiklerinden yanak bölgesine ulaşırken yüz sinirlerine çok yakın çalışılıyor olması ve dolayısı ile alın ve göz bölgesinde oluşabilecek geçici ve çok nadiren kalıcı alın ve göz kapağı hareketlerindeki kısıtlılıktır.

Ancak dikkatli ve anatomiye özen göstererek yapılan bir çalışma ile genelde gözlenmez. İkinci dezavantaj yanak ve elmacık kemikleri bölgesinde oluşan ödemin (şişliklerin), uzun sürede geçmesidir. Bundan dolayı da orta yüz gençleştirme işlemleri yalnızca alanında uzman ve deneyimli kişiler tarafından yapılmalıdır.

Bu yaklaşımla doğal ve güzel görünüm kolaylıkla elde edilebilir. Orta yüz bölgesine uygulanan bu işlem aynı anda göz kapağı cerrahisi yapılırsa alından değil göz kapağı cerrahisi için yapılan kesilerden de gerçekleştirilebilir.

Bu işlemler yeni ve oldukça tatminkar sonuçlar verdiğinden çok tercih edilir olmuşlardır. İşlem sırasında dolgu ve yağ enjeksiyonları da ek olarak yapılabilir.

PRP

PRP, (Platelet Rich Plasma) kişinin kendi kanından elde edilen saf iyileştirici maddelerin sorunlu bölgeye enjeksiyonu ile uygulanan bir tedavi şeklidir. Kişiden alınan kan örneği tamamen doğal ve el değmeyen yöntemlerle saflaştırılarak platelet hücrelerinin elde edildiği forma dönüştürülür.

Platelet, kanın pıhtılaşmasına destek olan özel hücreler ya da farklı faktör proteinler içeren kan bileşenlerini ifade eder. Bu aslında şu demektir; platelet, sorunlu bölgeye enjekte edildiğinde çok daha hızlı bir şekilde vücudun kendini, kendi kanıyla tedavi etmesi anlamına gelir. Vücut dokularında iyileşme, gençleşme ve dinçleşme sağlanır.

PRP Nasıl Uygulanır?

PRP oldukça kolay şekilde uygulanan bir tedavi yöntemidir. 40 dakikada tamamlanmaktadır. PRP tedavisinde hastanın kan örneği alınır. Ardından alınan bu örnek trombosit bakımından zengin olan plazmanın elde edilmesi adına santrifüj yöntemi kullanılarak ayrılır.

Trombositler, yaralı olan, dokuların onarılması için gerekli olan büyüme faktörleri içerdiği için oldukça önemlidir. Trombositlerin içerdiği büyüme unsuları da doğal olarak kolajen üretiminin artması ve kök hücre faktörleri sayesinde dokuların maksimum hızda ve yoğunlukta iyileşmesine destek olur.

İçerdiği büyüme faktörleri sayesinde kan akımı hızlanır. PRP tedavisi birçok farklı yere uygulanabilir. Cilt için, saç dökülmeleri için ya da farklı cerrahi işlemler için PRP uygulamasına başvurulabilir.

PRP Uygulama Aşamaları Nelerdir?

PRP uygulaması bu alanda uzman bir hekim tarafından yapılmalıdır. PRP uygulaması ise:

• Uzman tarafından kan örneği alınır. Kan miktarı, hastaya uygulanan PRP tedavisine göre değişebilir. Şayet PRP tedavisi saç dökülmesi için uygulanacak ise yaklaşık olarak 2 mililitre kan alınması yeterlidir.
• Ardından steril ve tıbbi koşullarda alınan kan, santrifüj cihazına yerleştirilir. Bu sayede kan bileşenlerinden ayrılır. Kanın bileşenlerinden ayrılması ise 15 dakikada tamamlanmaktadır.
• Ardından kanın bileşenlerine ayrılmış olan trombositleri, diğer kan bileşenlerinden ayrılır.
• Bu işlemlerden sonra trombositler elde edilir.
• Daha sonra enjeksiyonun yapılması planlanan alanların kontrolü için ultrason ile gerekli kontroller yapılır. Ardından uzman doktor tarafından enjeksiyon işlemi tamamlanır.

PRP Hangi Bölgelere Uygulanır?

PRP uygulaması genellikle kelleşmeyi engellemek için saç büyümesini güçlendirmek adına oldukça başarılı şekilde uygulanmaktadır. Bunun dışında cildin gençleşmesini sağlamak, yumuşak doku iyileşmesini elde etmek için de uygulanabilmektedir. Genel olarak PRP tedavisinde uygulanan teknikler sayesinde vücudun kendini iyileştirme hızı ve yetisi 5-10 kat arasında artmaktadır. Bu sayede kişi kendini çok daha hızlı şekilde PRP tedavisi ile iyileştirebilir. PRP uygulama alanları ise:

• Hem kadınlara hem de erkeklere saç dökülmesi için PRP tedavisi uygulanarak dökülme oranı azaltılabilmektedir. Özellikle genetik bakımdan saç dökülmesine yatkın olan kişilerin saç dökülmesi başlamadan bu tedaviye başlaması önerilir.
• Tendon yaralanması için de PRP uygulamasına başvuru yapılabilir. Kasları kemiğe bağlayan dokularda meydana gelen yaralanmaların daha kısa sürede iyileşmesi adına PRP tedavisi uygulanmaktadır.
• Cildin esnekliğini artırmak ve kırışıklığın azalması için PRP tedavisine başvurulmaktadır.
• Cilde daha doğal natürel ve canlı görüntü kazandırmak için yüze uygulanabilir.
• Yüz cildindeki lekeleri, akneleri ve akne skarlarını daha az görünür hale getirmede işe yarar
• Ameliyat uygulamalarından sonra çeşitli sorunların onarımı adına PRP tedavisine ihtiyaç duyulabilmektedir.